Takip ettiğim süre içindeki paylaşımlarından astrolojiyle ilgilendiğini bildiğim Effy’nin burçlar ve burç özelliklerine göre temsil ettiğini düşündüğü karakterler tweet zincirini özellikle benim burcum için (oğlak) seçeceği dizi karakterini merakla bekliyordum. Sonuç benim için tatminkar; canım kendim ve canım sevdiğim dizi karakterleri… Siz de burcunuzu hangi karakterlerle paylaştığınıza göz atmaya ne dersiniz?
Dijital platformların işlerini seviyorum. Kanalların -onlarda kendi çerçevelerinden haklı belki de sonuçta reyting kaygısı, özgün ama özgün olmasının yanı sıra kasvetli, depresif projelere kucak açmadığı ortamda izleyiciye taptaze projeler sunuyorlar. Bu projelerin en tazesi de DİP
En taze proje Dip dedim ama tazeliği sadece ‘son’ olması ile sınırlı kaldı, taptaze yerine ağır aksak bir tempo ile karşıladı beni…
Agâh’ın yerinde sen olsan adalet için her şeyi göze alır mıydın? Peki ya ‘”İyilik’ diye bir şey var ya, benim için polislik o iyiliğin bir parçası olmak anlamına geliyor” hayat mottosuna sahip bir polis olarak dünyada kötülüğün kalmaması için çaba veren bir katil ile yolun kesişseydi onun dağıttığı iyiliğin de bir parçası olabilir miydin?
2018’in yayına giren ilk yeni projesi Abdullah Oğuz’un yönetmenliğini üstlendiği “ Babamın Günahları ” oldu. Projenin baş rolleri Kadir Doğulu ve Melisa Sözen’e emanet. Hikayesinden kaynaklı ilk bölümünü merakla beklediğim bir proje olmasa da, sevdiğim reji ve oyuncular olunca ekran karşısına geçtim. Öncelikle yürekten bir hoşgeldin… İşte ilk izlenimlerim;
Hayır, lütfen ısrar etmeyin. Yüzyüze ilk bölüme dair bu yazıda mantık hataları ve Sinem Kobal’ın donuk oyunculuğunun projeye negatif etkisi yer almayacak. Çünkü bu yazının umut dolu bir enerjisi olacak
Seçkin Özdemir’in fiziksel özelliklerinden bağımsız – gerçi Barış Buka’yı Barış Buka yapan önemli unsurlardan biri esas oğlanın yakışıklılığı, Barış Buka sen tüm hemcinslerimin rüyası olabilirsin. A-bart-ma mı dediniz?
Başlığı seçerken hiç zorlanmadım; hiç de yaratıcı değil farkındayım. Eminim Kayıtdışı ve kayıtsız kalmak bağlantısı kullanılan yüzlerce cümle kurulmuştur sosyal medyada. Ama bu kadroya kayıtsız kalmak mümkün mü? Erkan Petekkaya, Dolunay Soysert ve Songül Öden baş rollerde. Ama kadro içinde bana asıl keyif veren tiyatro sahnesinde de izleme şansına erişmiş biri olarak Uğur Polat <3 Ek olarak yönetmen koltuğunda oturan Cevdet Mercan'ın Kayıp Şehir'deki imzası işlerinden en sevdiklerim arasında...
Onca yaşanmışlığa, aksi yönde düşünmeme sebep olabilecek dinlediğim hatta birebir şahit olduğum hikayelere rağmen hala iflah olmaz bir romantik sayılabilirim. Bu nedenle romantik komedi türündeki dizi/filmlerin masalsı çekiciliğine kapılıp giderim.
Ali’nin bu şehirde kapana kısılması temalı her serzenişinde “Bu şehir ellerini uzatıyor sana, tut sımsıkı… Sakın bırakma…” diye seslendim ona… Demir atılan bu şehir sürprizlere gebe demiştim ilk bölüm yazısında bu bölüm sürprizler birer birer işaret veriyor Ali’yi nelerin bekleyeceğine dair…
Benim için aile ve arkadaşlık çemberinin etkisiyle sevgi ve konum itibarıyla da deniz kokan bu şehir Ali için şimdilik sadece kan kokuyor…
Cesur ve Güzel’i (Televizyonla eş zamanlı olamasa da) neden haftada ikişer saat zaman ayırıp izliyorum diye sorguladım kendimi az önce. Kıvanç Tatlıtuğ’un tescilli yakışıklılığı için mi? Hani derler ya gözümüz
Önce çayırda serbest gezinen bir tavuğun yakalanıp soframıza gelme aşamasına kadar başına gelenleri düşünelim, sonra Kördüğüm’de geride bıraktığımız bölümlerde (bir tam sezon + iki bölüm) henüz beş yaşındaki Kaan’ın başına