Israrla yazmaya devam edeceğim; ilk bölümde kalbimden geçen Oya’nın sistematik bir intikam planı kurgulamış olmasıydı. 6.bölümü geride bırakırken böyle bir şey olmadığını gördük. İntikam adına tek yaptığı Merve’nin Pelin’in ve Arzu’nun -kısaca üç yakın(!) arkadaşın, ilişkilerinin tam ortasına bir el bombası bırakmak oldu.
Bilirsiniz, akrepleri öldürmenin tek yolu ateşten bir daire içine almak ve kuyruğundaki zehri kendine enjekte etmesini beklemektedir. İşte Oya bu bölümde dairenin ateşini yakıverdi. Artık Merve Pelin’e düşman, Pelin Merve’ye, Arzu hem Pelin hem Merve’ye… Kendileri didişiversinler, Oya’ya sadece izlemek düşer. İlk hamlede Merve zehirli iğnesini Pelin’e uzattı, Pelin Merve’ye… Anlayacağınız kutsal ittifak bozuldu. Arzu, canım; yeni yeni gözü açılıyor arkasından çevrilen oyunlara karşı. Önce Mehmet, ardından arkadaşlarının ihanetini de öğrendi. Hangisi daha çok canını acıttı dersiniz?
Bölüme dair en büyük hayal kırıklığım Edip’in gerçek(!) olmasıydı. Ekşi sözlükte okuduğum ve doğru çıkmasını can-ı gönülden dilediğim Edip’in Oya’nın kurgusal dert ortağı olma teorisi varlığına Serhan’ın şahit olmasıyla çürüdü. Gerçi Meriç Acemi’nin kaleminden böyle bir açılım beklemiyordum, bu net. Ama insanoğlu işte, beğendiği teorilerin gerçekleşme imkanı olmadığını bilse bile ‘keşke doğru olsa’ diye aklından geçiriveriyor.
Tamam, canlı kanlı olduğunu anladık ama bi’ de dizideki varlık nedenini anlasak? Oya’nın en çok güvendiği dostu… Ama Edip açısından bakarsak Oya onun için sadece ‘dost’ mu? Hem de vefakar, fedakar bir dost. Yoksa Edip Oya’ya körkütük aşık mı? Ama sessiz ve uzun cümleler kurması, kendini sakince ifada etmesi benim ruhumu yoruyor… Neden İzmir’de kalmadın ki Edip?
Oya – Serhan… Tutkusunu, elektriğini bir ben mi hissedemiyorum? Ahlak polisliği yapmayacağım, Serhan karakteri zaten Oya’dan etkilenmesinin başlangıcına kadar iyi bir baba, işkolik bir iş adamı olarak çizildi ama asla iyi bir eş olduğu vurgulanmadı. Dolayısıyla karakterinde beni rahatsız eden 180 derece bir dönüş oldu diyemem. Evet, belki Merve’nin üstüne gül koklamamış olabilir, hatta varsa bu olası isteğini Taylan gibi dile getirdiğini bile zannetmiyorum… Ayrıca Oya’nın varlığı Serhan’ın dengelerini altüst etmiş, hayatında eksik gördüğü yanları doldurmuş da olabilir. Peki ya Serhan’ın ihaneti Mehmet’inkinden daha mı masum? İşte bu ilişkiye karşı çıktığım nokta tam olarak bu: Merve’yi aldatılmayı hak eden kadın olarak işleyip, Serhan’ı masumlaştırılması. Diğer taraftan ya Oya? Taylan’ı kast ederek ‘evli erkeklerle birlikte olmam’ derken Serhan’da evli değil mi? İlk paragrafa atıfta bulunarak: “Lütfen Serhan’la yakınlaşması da bir ‘oyun’ olsun.”
Sevgili Sarmaşık ahalisi! Merve’yi üzmeyin… Heyecanını köreltmeyin… İsminin önüne eklenen ‘evli, mutlu, çocuklu’ ya ek yapmak istediğinde örneğin iş kurmak istediğinde destek verin. Huyuna gidin, kızdırmayın… Yoksa o fırında daha çok cheesecake pişirilir.
Günün sonunda, Merve fanclub’ın daimi üyesi olarak, en sevdiğimiz cümle: “Tatlım, o iş bende”
Unutmadan, dizi ile ilgili diğer yazılar için Ufak Tefek Cinayetler kategorisini ziyaret edebilirsiniz ^^
Ufak Tefek Cinayetler 7. Bölüm Fragmanları