Final sahnesi Nejat (iç ses): “Suna ben seni düşünüyorum. Sen çok güzelsin. Gözlerin, saçların çok güzel. Benim kız arkadaşım olur musun? Ben senin için her şeyi yaparım.” Yazarın iç sesinin ‘Kerem Can kadar olamadın Nejat!’ olduğunu da tahmin etmişsinizdir ^^
Final sahnesi Nejat (dış ses): “Sen şimdi rüyanda da düşünüyorsundur. Merak ediyorsundur. Etme. Hande’ye tabii ki hayır diyeceğim.”
Hayaller hayatlar. Ama olsun, adım adım… Yine de hayallerimizdeki gibi bir itiraf, üstelik iç ses bile olsa – bir süre daha izleyemeyecek gibiyiz. Baksanıza bir ‘mektup’ konusu var ki arapsaçı oldu. Nejat’a verilmek üzere maceradan maceraya koşup sürekli el değiştiren mektubun ‘o’ mektup olduğuna da inanmıştım ben oysa ki… Ne yani Suna yanlış mektubu mu almış yanına sarhoş kafa ile?
Bölüm başında Nejat’ın çekinceli de olsa Suna’ya ulaşmak istemesini, Hayri ya da Serkan’dan alacağı ivmeyi Hande’nin aşk itirafından cesaret olarak aldı; Suna’ya ona karşı bir şeyler hissedeceğini söyleyeceğine yorarken yine yanılmışım. Dilek fenerinde de yanılmıştım zaten ^^ Adam ‘Benim ‘aşk’ ilişkilerime burnunu sokmak sana mı kaldı?’ diye serzenişte bulunmak için ulaşmaya çalışıyormuş. Ya da serzeniş demeyelim de ne oldu da Suna Nejat’ı hediye paketi yaptı Hande’nin kollarına attı konusunu açıklığa kavuşturmak için. Bu konuda Nejat’a katılmamak mümkün mü? Gerçekten sana mı kaldı Nejat’ın kısmetini açmak Suna?
Nejat’ın bu konudaki tepkisinden sonra Suna’nın kararını adım adım değiştirmesi, hatta pişmanlığına şahit olması ve yerli yersiz kıskançlıklarından neredeyse keyif alması ama bu konuda somut bir adım atmaması beni deli ediyor. Bırak Suna’ya, hadi Suna’yı geçtim Serkan’a dile gelmeyi, kendi kendine bile itiraf etmiyor ki adam hislerini… Sorgulayan bir Nejat istemek, beklemek izleyicinin hakkı, haydi bakalım; ilerleyen bölümlerde görebilmek dileğiyle…
Alkol sağlığa zararlı kamu spotundan sonra Suna’nın alkol ile aldığı cesaretle büyük bir adım atmasına sevindim. Bu arada Suna’nın çakırkeyif halleri çok tatlış değil miydi? Aslı Bekiroğlu her bölüm daha çok Suna oluyor benim gözümde. Hayatın içinden bir karakteri başarı ile canlandırıyor.
Bir kez daha Nejat’tan gözlerini ayırmadan şarkı söyledi. Bu kez sözleri bir önceki sefer gibi Suna’ya değil, Aylin’e delicesine uyan bir şarkı ile…
“Unuttun mu beni, her şeyimi?
Sildin mi bütün izlerimi?
Hiç düşmedim mi aklına?
Hiç çalmadı mı o şarkı?
O sahil, o ev, o ada
O kırlangıç da mı küs bana?” (*)
Suna’nın şarkı sırasında ‘Unuttun mu beni?’ diye sormasını takiben Nejat’ın ‘Hayır, unutmadım.’ anlamında kafasını sallamasına anlam yükleyen bir ben miyim? ^^
Hande mektuptaki cümlelerle aşkını ilan etmesi konusunda hata ile söylemiş olabileceğine yanıt olarak “Gayet de okuyup ezberledim” dedi çekinmeden, utanmadan… Hani Aylin’i ‘ezik’ olarak nitelendirdi ya, ona ‘Kendi duygularını kendi cümleleri ile ifade edemeyecek kadar ‘ezik’ misin Hande?’ diye sormak istiyorum. “Senden önce buradaydım ben, başka taksiye” diyerek mesajını da verdi: Senden önce buradaydım, Nejat benim!
Bölüm içinde değişik sahnelerde Suna’nın Hande’ye soktuğu lafları, bakışlarını Nejat da duyuyor, görüyor. Umarım iki kadın arasındaki kıskançlığa yormaz da sorgular. Yakın bölümler için umudum olmasa da…
Hande ve ekürisi Melis güle oynaya istedikleri adamları elde etme yolunda olduklarını düşünseler de ilk patlayan Melis oldu. Güle güle Melis ^^ Serkan’ın uzun(!) ilişkisi bu kez çiçekle sonlanamayacak kadar kısa sürecek belli ki…
Serkan Melis’in foyasını ortaya çıkartacak ama Burcu cephesi epey ağır aksak ilerleyecek. Öyle ki Rafet – Canan bile daha hızlı ilerlerse şaşırmam. Hadi o olmasa bile Saniye Hayri ^^
Hayri – Saniye cephesinde de birtakım gizemler söz konusu. Hayri’nin sakladığı bir şeyler var ama ne? Özgüvenli Hayri gitti yerine ünlü(!) sevgili adayının yanında ezilmekten korkan bir Hayri mi geldi dersiniz? Bir anda 180 derece dönüş yapmasını çözemedim. Aynı akşamın birkaç saat öncesinde Saniye’yi etkilemeye çalışan, ‘erkek arkadaşınız mı?’ sorusuna olumsuz yanıt gelince yüzü düşen adam nere, Saniye’yi üstü kapalı kendinden uzak durması için uyaran adam nerede?
Kayra – Kerem Can krizi tatlıya bağlandı. Bu süreçte Suna’nın yaklaşımı çok güzeldi. Kerem Can’deki öz güven biraz büyüklerine de geçse ne güzel olur… Çocuk hislerini sorgulamış,“Aşık olmuşum ben, abim öyle söyledi” diyerek aşkına karşılık bulmak için çabalıyor. Hatta “Kayra bana cevap verene kadar gitmiyorum!” bile diyebiliyor. Sonuçta “Aşk herkes için aşk’tır!”
– “Bazı insanlar doğuştan romantik işte ne yaparsın?”
– “Yeri geldiğinde romantiğimdir.”
Romantik Nejat izledik mi? Belki piknik… Gerçi benim için romantik bir ana bağlanabilecek sahnelerden biri idi Nejat’ın Suna’yı muhallebiciye götürmesi. Birbirlerinin hayatına müdahale olarak adlandırılsa da Nejat’ın Suna’yı mutlu etmek için çabası idi. Şimdi halihazırda mülk sahibi olduğu muhallebici için çizimlere de başlamış. (Gerçi bu arkadaş ne konuda uzman çözemedim ama; gözlük tasarımından iç mimariye geçiş mi yaptı?) Bu konu bile Nejat’ın Suna’ya değer verdiğinin en önemli göstergesi.
Kayra ciddi ciddi okuyabiliyor. İlk okuduğu şey ne olacak dersiniz? Gerçi ben bir şekilde Kayra’nın Suna’nın Aylin olmadığını çözeceğini, bu sırrı çözdüğünü kimseye söylemeden onu annesi yapmak üzere küçük oyunlar çevireceğine inandığım için Suna ile ilgili herhangi bir şey olabilir ^^.
Pervin’in gidişinin nedenini de gelişinin nedenini de çözemeden çocuklarının hayatına gölge olmak istemesi bana hala anlamsız geliyor. Gereksiz uzadı bu konu. Bu bölüm bir önceki bölüm yazısında hiç mi diğer çocuklarını merak etmiyor soruma ‘tam’ yanıt gibi olmasa da bir sahne ile karşılaşma ile cevap verildi. Rafet annesi olduğuna yormadı, sadece benzetti; malum ‘öldü’ biliyor annesini, dirildiğine mi inansın? Hem insan insana benzer derler ya… Devamında ise bu şokla kekemeliğinin nüksetmesine çok üzüldüm. Ne derin yaralar açmış annelerini kaybetmeleri değil mi? İki karşılaşmayı değerlendirdiğimde Pervin ve Rafet’in karşılaşmaları Suna ile olandan açık ara farklı, çok daha doğal idi.
Ve bölüm finali Hande Aylin’in kimliğini bulur… Aylin’in benim başka bir hayatım, bir ailem var açıklaması da bu isim değişikliğini ört bas etmek için ideal bir kılıf değil mi? Ha Hande inanır mı? En azından birkaç bölüm evet ^^ Buradan bir şey çıkmaz, dağılabiliriz…
Dokuzuncu bölüm reytingleri her kategoride zirvede : Total 5.55 reyting, 15,17 share, AB 4,57 reyting, 17,35 share ve 20+ABC1 4,73 reyting, 16,41 share. Sıralamada birinci olmasının yanı sıra düşüş eğiliminde olması dikkat çekici olduğu kadar üzücü…
Tweetiyle yazımı renklendiren nihan ‘a teşekkürler…
Dizi ile ilgili diğer yazılara göz atmak isterseniz İzledim /Benim Tatlı Yalanım kategorisini ziyaret edebilirsiniz.
(*) Sezen Aksu – Unuttun mu Beni?
Deha 9.bölüm yorumu Büke ‘nin kaleminden. Keyifli okumalar.
Yalı Çapkını 83. bölümdeki en önemli sahnelerden biri Ferit'in rüyası idi. Bu sahne üzerine PSİKOLOGROZA…
Yalı Çapkını'na dair analizlerini pek sevdiğimiz Özge (OZZY)'nin yazılarını siz de özlemiştiniz değil mi? 83.…
Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine bir diğer yazı da śeviyoletta 'nın kaleminden taptaze bir analiz.…
Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine PSİKOLOGROZA kaleminden taptaze bir analiz. Keyifli okumalar.
Deha 8.bölüm yorumu Büke ‘nin kaleminden. Keyifli okumalar.