Benim Tatlı Yalanım ‘da ikinci Fragman yayınlandıktan sonra bölüm yazısını kaleme almak mı? Neyse henüz yeni bölümün yayınlanmasına 2 gün var ^^ Madem iki fragmanda yayınlandı, önce Fragmanlardan başlamalı.
İlk dikkatimi çeken – evet, Aylin’den önce, Nejat’cıım yine ağlıyor… Hem de içli içli ama pek de güzel ağlıyor… Ama varsın süzülsün o gözyaşları, bu sorunda da Suna yanı başında, el birliği ile gerçek Aylin sorununu da aşacaklar.
Bölümü Kayra’nın bütün masumiyeti ile “O benim annem” demesi ile açtık. Anneliğe hak vermek lazım, kısacık sürede Suna Aylin’in annesi oldu, çok da güzel oldu… Baksanıza…
Ardından Şevket’in durum analizi geldi. Adamın zaten enteresan bir bakış açısı var. Yalana duyarlı ama kendisi en büyük yalancı. Hem de öyle büyük bir yalancı ki ‘yalan’ üzerine kurmuş tüm hayatı. Alışık olduğuna göre bu masum oyunun ondan gizlenmesini affedecek derken zehir saçtı. Kirli para da ne demek? En iyisi o saçma ve kırıcı sözleri hatırlayıp sinirlerimi bozmamayım. Saniye ile Rafet’in bu oyun konusunda bu kadar işin içindeyken kardeşlerinin yanlarında olmalarını beklerdim. Rafet’in hakkını yiyemem ama o Saniye yok mu o Saniye…
Ailesi sırtını dönünce Suna’nın sığınacağı yuva, muhallebici; dert ortağı da meftun annesi… Onu orada sadece tek kişi bulabilirdi: Nejat.
Biliyoruz ki Nejat ile Suna arasında inanılmaz güçlü bir bağ var. Nejat geçmişe dair yaralarını sadece Suna ile paylaştı. İşte Suna da babasına, kardeşleri ile paylaşamadıklarını anlatmak için Nejat’ı seçti. Gözyaşlarını birbirlerinin omuzlarında akıttılar. Bu bağın daha da güçlenmesi için hem Aylin sorununa hem de Kayra’ya gerçeklerin nasıl anlatılacağına birlikte çözüm bulsunlar. El ele…
Belki de bu nedenle bölümün içinde en sevdiğim Zeynep ile Tarık sahneleri idi. Aşkın -geçmişsiz- en saf hali… Bir an acaba, ‘ciddi ciddi Suna ile Nejat olduklarını unutacaklar mı’ diye düşünmedim değil. Bir sonraki günün sabahında gerçeklere uyansalardı fena mı olurdu? Hayaller, hayaller… +18 hayalleri bir kenara bırakalım, bir öpücük bir mühürlenmedi bu küçük oyun.
“Kurduğum her cümlenin öznesi sen olmaya başladın”
Bir yalandan diğerine; Nejat’ın Pervin ile ilgili gerçeği öğrenmesi çok büyük yük. Zaten kendi söylediği bir yalanın yükünü taşıyor bir de Şevket ile Pervin’inkini yüklendi iyi mi? Bu nedenle bu duruma hiç sevinmedim. Suna Nejat’ın annesinin hayatta olduğunu bildiği ve ona söylemediğini anladığı anda ilişkileri zarar görmeyecek mi?
Aylin, bu kez karnındaki çocuğu çok istediğine ve hatta bebeğin babası ile aile kurmak üzere boşanmak davası bile açtığına göre tek başına, tek tabanca savaşmaz, peşinden gelenleri de olur herhalde… Savaşmak? Aylin savaşacak mı dersiniz? Bence hayır. Zaten öncelikli beklentim Aylin’in gidiş nedenlerinin tane tane anlatılması ve akla mantığa uygun bir temele oturması… Yine de her şartta Kayra’yı görmek istemesinin pişmanlığa değil de çocuğun tutunacak tek dalı olmasına bağlanması iç acıtıcı… Bu bölüm daha net şekillenir Aylin’in durumu…
Her bölüm Kayra gerçeğe adım adım yaklaşıyor. Bakalım bu bölümde Kayra Minnoş’um duyduğu Nejat’ın aşık olma ihtimali olan Suna ismi hangi gizemli hikayeye bağlayacak?
Dizi ile ilgili diğer yazılara göz atmak isterseniz İzledim /Benim Tatlı Yalanım kategorisini ziyaret edebilirsiniz.
Benim Tatlı Yalanım 15. Bölüm Fragman