Camdaki Kız’da bir önceki bölüme verilen tepkilere rağmen merak ağır bastı ve izleyici kaybı yaşamadı. Fakat bu bölümde RTÜK’ün ceza da yağdırdığı, tepki çeken sahnelerin tıraşlandığı da dikkatlerden kaçmadı. Reytingler, Total’de 7,67 reytingle 2., AB’de 11,33 reytingle ve ABC1’de 10,38 reytingle 1.oldu. Bölüm yorumu konuk yazar Elma Şekeri‘nden. Keyifli okumalar…
Yürü be Nalan kim tutar seni diyeceğiz de…!
Baştan söyleyeyim bir önceki bölümde yaşanan adını bile ağzımıza almak istemediğimiz garabet olay sonrası Pamuk Prenses’in kaçıklık sınırındaki versiyonu Nalan’ın yüzük atma sahnesiyle yapılan final gönlümüzü azıcık da olsa aldı. O ezzzik, yetersizzz, kifayetsizzz… Hanımefendi kimliği bozmak için dahası getirmiyorum ama o gereksiz Sedat’ın “ben nasılsa bu işten sıyrılırım, Cana ile de keyfime bakarım” gibi çarpık zihniyetine Nalan’dan güzel bir tokat geldi… “Yürü be Nalan” diyeceğim ama onda Feride hanım gibi bir anne olduktan sonra bu dik duruşundan taviz verecek diye korkmuyor da değilim…
İzin verirseniz yine de şöyle ağzımı doldura doldura Sedat’a da Cana’ya da kötü kötü sözler söyleyesim var. Anladınız siz onları…
Bu ikili zaten bir enteresan da Cana’nın kocasına ne demeli, siz duruma bir anlam verebildiniz mi? Karın; bir erkek ile baş başa yakalanmış, manşetlere çıkmış, insan demez mi; ne oluyoruz diye… O hala Cana’nın peşinde iftar yemeğinde…Hoş yemekte sivri bir çıkış yapıyor gibi oldu ama patlak lastik gibi sönüverdi atağı… Bir de deyiversenize şunu; bu Cana’nın babası Rafet Koroğlu’nun dostu, iş arkadaşı değil mi? Nasıl bir aile dostluğu ki bu; gazetelerin manşetine kızı ile dostunun oğlu aşk skandalıyla çıkıyor. Ne bir telefon ne bir görüşme, tık yok… Bu ne genişlik anlamış değilim!
Bu bölümü izlerken yine gerile gerile bir hal olduk ama ben bir sahnede ağız dolusu güldüm. Siz de yakaladınız mı bakalım o insanı sinirden güldüren sahneyi!
Tabii ki; Adil Bey ile Nalan’ın konuştukları ve baba Adil Bey’in Nalan’a “kimse sana istemediğin bir şeyi yaptıramaz” dediği sahne… Kızınızı sevmenizi ve ona olan düşkünlüğünüzü takdir etsem de “siz şaka mısınız Adil Bey?”. Kızınızın yaşadığı hayata bir bakın hele. Hiçbir şeyin farkında değilsiniz ve Nalan’ı kimsesiz bırakmamak için hastaneden alıp eve getirmek dışında büyük bir adım atamamışsınız, kızınız Feride hanımın elinde hem fizikken hem ruhen örselenmiş, kendi benliğini yitirmiş hala dediğiniz lafa bakın…
Neyse ki; dediğiniz laf bu seferlik işe yaradı da Nalan, Sedat’ın ve ailesinin yüzsüzlüğü karşısında yüzüğü atmayı başardı.
Evet; bu yüzsüzlüğü sadece Sedat’a mal edebilir miyiz, tabii ki hayır. Bu rezilliği örtmeye çalışan, ses çıkarmayan da hatta buna iftar yemeği gibi bir değeri alet etmeye çalışan da aynı şekilde rezillikte pay sahibi değil midir?!
Yalnız görümce adayımız Selen Koroğlu’nun Cana’ya verdiği ayar biraz geç kalsa da gecenin diğer şık hareketlerinden biriydi. Ve yeri gelmişken hala giderilememiş şu merakımı yine yinelemek istiyorum: “Bu Cana’nın Rafet Koroğlu ile alıp veremediği ne? İnsan okul arkadaşının babasıyla niye güç savaşına girer, onunla mücadele eder, ona kafayı takar?” Varsa bir cevabınız o kadar makbule geçer ki.
Ve Sedat ile Cana ikilisi siz artık nasıl bir yoldan çıkmışlık halindesiniz ve nasıl gözünüz dönmüş ki; birinizin kocası ve çocukları, diğerinizin nişanlısı, ailesi aşağıda siz neyin peşindesiniz.
Al bakım Sedat Bey şimdi o bilekliği sokaklarda kaldığında bozdur bozdur harca… Hoş Muzo kurtarır seni bir şekilde ev ahalisinin yakarışlarına da dayanamayarak…
Muzo demişken; ağır ve bilge abimize bak sen… Tüm evi kamera cennetine çevirmiş, asıl filmi o çekiyormuş meğer. Planı güzel kurdu ama oyuncuları beceriksiz ve kifayetsiz çıktı Muzo ne yapsın… Ama Nalan’ın hareketi onu bile odasından çıkardı, suyun yüzüne çıkan denizaltı gibiydi…
Bakalım bundan sonrası ne olacak?!
Bu arada yazının sonunda şu Tako’ya değinmeden edemeyeceğim. Yemin ederim; bu bölümde ekrana yansıyan Tako’nun sabahki o bakım ritüelini her gün yapalım Victoria Secrets’ın manken seçmelerine çağırırlar hepimizi.
Haydi şimdilik sağlıcakla kalın, aklınıza da mukayyet olun…
Yalı Çapkını 83. bölümdeki en önemli sahnelerden biri Ferit'in rüyası idi. Bu sahne üzerine PSİKOLOGROZA…
Yalı Çapkını'na dair analizlerini pek sevdiğimiz Özge (OZZY)'nin yazılarını siz de özlemiştiniz değil mi? 83.…
Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine bir diğer yazı da śeviyoletta 'nın kaleminden taptaze bir analiz.…
Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine PSİKOLOGROZA kaleminden taptaze bir analiz. Keyifli okumalar.
Deha 8.bölüm yorumu Büke ‘nin kaleminden. Keyifli okumalar.
Yalı Çapkını 82. bölüm üzerine PSİKOLOGROZA kaleminden taptaze bir analiz. Keyifli okumalar.