ÇARPIŞMA – Çarpışan Arabalarla Kesişen Hayatlar

Çarpışma ilk bölümü hakkını vererek izleyemediğimi söylemek isterim.  Bölümün tam 8.00’de başlaması, bölüm sırasında gelen iş ile ilgili telefonlar derken… Sosyal medyada ‘ne izliyoruz?’ serzenişlerine – belki de destek vereceğim kısımlar yok bende.  Bölümün ilk dakikalarındaki izleyemediğim sahnelere sonrada bakmış olsam da patlama ve ertesinde televizyonla eş zamanlı izleyebildim. İşte ilk bölüm izlenimlerim;

Reytingler dizinin izleyiciyi ekran başına çekme potansiyeli olan kadrosu düşünülünce ilk bölüm için pek de parlak değil.  Total’de 3,99 reyting, 8,61 share ile 10. ; AB’de 5,60 reyting, 13,21 share ile 3. ve 20+ABC1’de 5,31 reyting, 11,44 share ile 5.

 

Yazıya ‘patlama’ anından başlayalım. 2 canlı bombanın neden Sarıyer Spor’un maç çıkışını seçmiş olmasını anlayamasam da tüyleri diken diken eden patlama sahnesi Beşiktaş maçı sonrasında patlayan bombaları anımsattı. Kadir’in canlı bombayı gördüğü o an, gözlerindeki çaresizlik…

 

 

Patlama sahnesindeki efektleri ülke şartlarında değerlendirmek lazım, ama patlama ertesi sahneler için Uluç Bayraktar’ın rejisine alkış tutmamız gerekir. Bir de bu sahnenin özelinde bile değerlendirsek Kıvanç Tatlıtuğ’un her projede nasıl üstüne bir şeyler koyduğunu görmek gerçekten çok sevindirici. Fakat bir konuya dikkat çekmek istiyorum; bombalı saldırılarda ölü ve yaralı sayıları belirtildiğindeki yaralıların çoğu eline kıymık batmış derecesinde değil, yaranın temeli uzuv kaybı. Dizideki görüntülerde bu durum da yansıtılmıştı. Gerekli miydi? Göreceli…

 

 

Canlı bomba sırasında herkes kaçışırken donup kalan Kadir’in eşi ve çocuğu konusunda ise; Sevtap’ın oyunculuğunu o kadar zayıf bulurum ki- bir bölümcük Çarpışma’da destekledi, karakterin ömrünün bir bölümcük olmasına hiç üzülmedim. Ha Kadir’cim çok üzüldü, bak ona üzüldüm… Hele ki Kadir ve kızının mektubunu okuma sahnesinde gözleri dolmayan var mı?

 

 

Onur Saylak kadar iyi(!) bir kötü sanırım yakın zamanda izlemedim… Hatırla Gönül’de Doktor Tekin, Vatanım Sensin’deki Tevfik ve şimdi de Veli Cevher…  Alkışlar sana…  Veli Bey’de Karakuzular’dan mı acaba? Kendisini bir an Çukur’da gördük de… Dikkatli izleyici fark eder ^^

 

Erkan Can yine babacan bir karakterde-  gerçi patlamada ailesini kaybetmiş birine git biraz kafayı dinle teklifi biraz saçma olsa da Mustafa Uğurlu – sanırım ilerde daha çok yer verilecektir…

 

 

Elçin Salgu, güzel kadın! Ekrana çok yakışıyor. Karakteri konusunda şimdilik söyleyebileceğim  ‘anne’ olsa da ‘aile’ olamamış besbelli. Oldukça donuk aile ilişkisini güzel yansıtabildi.

 

 

Alperen Duymaz dizinin ikinci yakışıklısı <3 O da güzel ağlayan oyunculardandır bu arada – ki bölümde de gördük.  Kadir’in Kerem’e abiliğini çok sevdim. Eminim ki Kerem’in çaresizliği Kadir’in ailesini kaybetme dönemine rast gelmeseydi her şey çok farklı olurdu.

 

Efecan Şenolsun’un taciz konusunu bu yazıya taşımayacağım, böyle bir konu yargı aşamasına geçtiği sırada onu ekranlarda görmeyi izleyici olarak tercih etmem. Bölüm çekimleri önceden başladığına göre Ay Yapım karakterin hikayedeki yeri konusunda elbet bir çözüm yolu bulacaktır. Ama oyuncunun bambaşka bir tip ile karşımıza çıkmasına alkış bırakmam lazım, bunu yapan kişi sayısı sayılı…

 

Melisa Aslı Pamuk’un canlandırdığı Cemre karakterinin derinine inebileceğimiz bir sahne olmadı. Karakter detayında belirtilen Demir’e aşık olmadığı -olmasın zaten, pislik herif!, sevgi yoksunluğunun nedeni annesizlik gibi konulara elbette giremedik. Karakterin hakkından fazlasıyla gelecektir. Cemre’yi seveceğim, net!

 

Küçük bir detay daha; Ay Yapım projelerini sevme nedenlerimden biri müzik seçimleri. Dizilerde kadrolu Toygar Işıklı’nın efsane müziklerinin yanı sıra teliften kaçınmayıp yabancı şarkı da çalıyorlar; when the children cry çaldı yahu…

 

[wp_ad_camp_1]

 

 

Kaza da hangi araç daha az zarar gördü diye dikkatle baktım, araba alacaksak Gri olandan alalım ^^ Ama varsın dizideki büyük Çarpışma’da hiçbir aracın hava yastığı açılmamış olsun, biz yine de detaylara takılmayalım…

Yine de anladığım kadarıyla karakterlerin ‘çarpışma’sının erken olması için mantık sınırları aşılmış ama;

Biliyoruz ki, özel bir talep olmadıkça banka şubesinde 10 milyon Euro nakit olmaz. Aktif olmayan hesaplardan yavaş yavaş hesabına para aktaracaksın, bunu da biz mi öğreteceğiz?

Biliyoruz ki, kumar batağına saplanmış bir adam tabii ki hatalı kararlar verebilir ama 150 bin Euro’luk kumar borcu için Veli Cevher’in 10 milyon Euro’sunu çalabileceğini düşünmek, yürek mi yedin be kardeşim…

Biliyoruz ki, merdivenden inerken bıçağı öyle ‘aman nereye saplasam’ diye tutarak inilmez. Sahi Kerem denetimli serbestlik kapsamında hapisten çıktığı halde hırsızlık yaparken evin her köşesine parmak izini bırakmasının mantıklı bir açıklamasını bulamıyorum.

Biliyoruz ki bıçaklanmış biri evin üst katında biri olduğunu bildiği halde merdivenlerden çıkmaya çalışmaktansa araba atlayıp hastaneye gitmek istemez.

 

Bakalım “dört arabanın birbiriyle çarpışmasıyla kesişen hayatlar” nasıl ilerleyecek… Aslında acaba çarpışmadan çok daha önce de hayatlar kesişiyor muydu?  Zeynep’in duvarında Polis babanın elini tutmuş kız çocuğu resminin sırrı ne? Neden Veli ile Kadir’de aynı madalyon var? 03.01.2008’in sırrı ne?

Sözün özü, bölümden bana kalan patlama sahnesi – dolayısı ile Uluç Bayraktar, Kıvanç Tatlıtuğ ve Onur Saylak’tır. Hikaye sarıp sarmalayacak mı, bekleyip göreceğiz…

 

 

Unutmadan, ben hala Kıvanç Tatlıtuğ için Ezel’deki karakteri 8’e spin off bekliyorum.

 

‘Çarpışma’da kim kimdir?’  için tanıtım yazısına göz atabilirsiniz :   ÇARPIŞMA – ÇARPIŞAN ASLINDA KADERLERİMİZDİ