Tamam, bu yazıyı Efsun Yamaç üzerine yazmak istemiyorum (yalan!) ama Çukur 101.bölümün en güzel sahnesi üzerine uzun uzun yazmayacağım da ne yazacağım?
Önce 4.sezonun en sevdiğim yönü VarYam sahneleri ile başlayalım: Böyle güzel bir VarYam dertleşmesinin sonucu tripler kraliçesi Saadet ile buluşmak mı olacaktı. Üstelik Sultan Jr. is looding. Peki böyle bir gecenin sabahında Sadiş’in bir kez daha kocasının yerine Koçova ailesini seçmesine ne diyeceksiniz?
Cumali Salih’i Çukur’dan kovmasına da bir çift lafımız olacak tabii ki! Cumali zor da olsa Kahraman konusunda Salih’i affetmedi mi? Daha düne kadar -dün biraz abartı oldu, ama yakın zamana kadar kol kola savaşıyorlardı Çukur için. İşine gelmeyince kitabın Kahraman’ı öldürdüğü sayfası yeniden açıldı. Hadi bakalım… Ama Salih Cumali’ye çat çat söylediği laflar o kadar güzeldi ki:
“Çukur’a sahip çıktı Çukur’a girmeden.”
Ve unutmadan, Yamaç Cumali ona ‘bebe’ dedi diye sevinsin dursun, onu en çok seven abisi: Salih
Vartolu Halil İbrahim’in peşinden Afganistan’a gitti gitmesine de Halil İbrahim elbet ülkesine dönecekti. Bu acele neden? Erkan Kolçak Köstendil izin talebine böyle bir çözüm mü buldular? İşlerinin yoğunluğu nedeni ile birkaç bölümde olamayacağı spoilerı doğruymuş demek. Bu sezon dizide en keyifle izlediğim sahneler Yamaç ile maceradan maceraya koşmaları iken bu boşluk nasıl dolacak bilmiyorum.
Çukur’da Yamaç yok, Vartolu da kovuldu. Çukur’un maddi bataktan kurtarmanın çözümünü Cumali Baba(!) bulacak hadi bakalım. Buldu bulmasına da; tapular bir kez daha mı el değiştiriyor? (Tapuların halen İdris Koçovalı üzerine olması, teknik olarak mülkiyetlerinin mirasçılarında olması gibi detaylara takılımıyoruz.) Aklıma rahmetli beyefendi geldi. Yıkıp geçmek ona kısmet olmadı belki Çağatay’a kısmet olur, ne dersiniz? Bu arada Çağatay Erdenet asilliği diye bir şey var. “Babam sizi kullanmam için ısrar etti yoksa benim için çok lüzumlu biri değilsiniz.” Üstelik Çağatay’ın babasının anlaşmasını dikkate bile almamasına bayıldım. O lazer kimi işaret etti sizce? Bence Selim’i ^^
Ayşe’nin Sultan’a ve Cumali Koçovalı’ya o muhteşem çıkışından sonra eski Ayşe’ye dönüşme ihtimalinden korkmuştum. Tavrını hiç bozmadı, mis! Aferin Ayşe… Damla Koçovalı ise beklediğim konuşmayı yapmayarak gözümde daha da küçüldü, mikron boyutuna kadar küçüldü.
İzninizle EfYam sahnelerine artık geçebilirim değil mi? İçim pır pır ^^
Efsun hep iyileştirdi Yamaç’ı… Kapısına geldiğinde yaralarını sardı, masallar anlattı. Şimdi sıra Yamaç da… Aslında Efsun’un sevdiği bir kişinin canını alması ve yaşayacağı suçluluk ile dolaylı olarak Yamaç’ın intikam planı da tamamlandı. Geriye sadece o panoda fotoğrafı olmayan Akın kaldı. Onun da sırası Sultan Hanım öğrendiğinde olacak sanırım. Karaca demişken babası ile rakı-balık yapmaları geçmiş kalmış olsa da çok güzel bir organizasyondu. İnanıyorum ki Selim sözünü tutacak ve ona zarar gelmesine asla izin vermeyecek.
Salih Yamaç’ı kendi kelimeleri ile nasıl o dipsiz kuyudan çıkartıp tutunacak dal verdiyse Yamaç da Efsun’a yaptı aynısını. Salih Yamaç’a ne yaptı ise ‘aile’ için yaptığını hatırlattı, Yamaç da Efsun’a ‘sevdiği adam’ için yaptığını… Sihirli cümle: “Kabul etmek zorundasın.” Ortak yaşanmışlıklar onları biraz daha yakınlaştırıyor. Hepimiz biliyoruz ki nasıl Karaca’yı babası Selim’den daha iyi anlayamazsa Efsun’u da Yamaç’tan daha iyi kimse anlayamaz. Bu nedenle Efsun’a nasıl ‘incelikle’ davranması gerektiğini çok iyi biliyor.
“Benim için yaptın. Beni sevdiğin için… Bende olsam aynı şeyi senin için yapardım. Seni sevdiğim için. Seni çok sevdiğim için.”
Nereden nereye… Efsun’un sevgisine inanmayarak “Bana o listede yer yok” çıkışı yapan Yamaç’tan Efsun’un aşkından emin olan Yamaç’a. Güven problemi de ortadan kalktı diyebilir miyiz?
Şimdi yeni bir savaş başlıyor. Efsun ve Yamaç, tanıdık tanımadık herkese ve her şeye karşı savaş verecekler birlikte bir ‘aile’ olabilmek için.
Şahit olduk ki; Yamaç’ın en büyük korkusunun bir sevdiğini daha kaybetmek olduğu bölümler boyunca anlatıldı. Masaldan sonraki konuşmalarında ayrı bile olsalar, Efsun’u kaybetme korkusu ile Efsun’un anlattığı onca şey içinden İsviçre’ye geri döneceğini cımbızla çekti çıkarttı: “Bana haber vermeden beni terk mi edecektin yani?” Demek ki kavga edip ayrılsalar bile Efsun’u kaybetme düşüncesi sabit kalıyor. Onu asıl ilgilendiren Efsun’u kaybetme düşüncesi olması. Demek ki Yamaç’ın hem aklında hem kalbinde Efsun’un yeri oldukça sağlam…
Ve bebek…
Yamaç Nehir’in hamile olduğunu öğrendiğinde, sabaha kadar o koltukta düşündü ve yanıtı “istemiyorum” oldu. Ama Efsun’un hamileliğini öğrendiğinde ise daha Efsun’un cümlesini tamamlamadan: “istiyorum.”
Efsun’un hamile olduğunu biliyorduk ama Yamaç’ın bu kadar sevineceğini de bilmiyorduk değil mi? Bebeğin annesi sevdiği kadın olunca demek ki?
Daha yeni bebeğini kaybettiğini öğrenmedi mi bu adam? Nasıl oluyor bu kadar sevinebiliyor? Nedeni bence bu fark!
“Bebeğin cinsiyetini ne olabilir?” anketine katıldınız mı? Kız Bebek açık ara önde! Bence de kız ^^
Ve gelelim finale;
Karaca amcası Cumali’ye listesinden bir ismi verdi. Neyse ki Karaca’nın Arya’cılık oynaması çok uzun sürmedi. Cumali Karaca’dan öğrendiği isim, Remzi’den öğrendiği adres ile Efsun’un kapısına dayandı. Kanalın büyük yüzleşme dese de yüzleşmenin bir sonraki bölüme kalması ile biz tartışalım, sizce nasıl olacak?
Cumali’nin Efsun’u vuramayacağını hepimiz biliyoruz.(Ön izlemeden de gördük, ölmemiş!) Küçük bir ihtimal Efsun’u Cumali’nin kurşunlarından Çağatay a kurtaracak da olsa Yamaç’ın söylediklerinin ispatını da izlemek isteriz.
Unutmadan, bu minik detaya bayıldım^^ Her kim akıl etti ise, saygılar, sevgiler…
Çukur 101. Bölüm Reytingleri bir önceki haftaya göre ufak bir düşüklük olsa da Total’de 7.11 reyting ile zirvede. AB’de 5.86 reyting ile 4. ve ABC1’de 7.07 reyting ile 3. oldu. 4.Sezon için oldukça iyi rakamlar…
Yazıya tweetleri ile renk veren Halit. – forgottendreams – yes it is –Fatima. – Inflamma – Efsun Çukur’da- bitch cumali e teşekkürler.
(Çukur’un üç oyuncusunun olduğu bir dizinin reklamını espri ile de olsa Çukur’da yapmanın saçmalığına hiç değinmek istemiyorum.)
Çukur ilk bölümden 100. bölüme yazılar bu linkte: Çukur Bölüm Yazıları
Yalı Çapkını 83. bölümdeki en önemli sahnelerden biri Ferit'in rüyası idi. Bu sahne üzerine PSİKOLOGROZA…
Yalı Çapkını'na dair analizlerini pek sevdiğimiz Özge (OZZY)'nin yazılarını siz de özlemiştiniz değil mi? 83.…
Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine bir diğer yazı da śeviyoletta 'nın kaleminden taptaze bir analiz.…
Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine PSİKOLOGROZA kaleminden taptaze bir analiz. Keyifli okumalar.
Deha 8.bölüm yorumu Büke ‘nin kaleminden. Keyifli okumalar.
Yalı Çapkını 82. bölüm üzerine PSİKOLOGROZA kaleminden taptaze bir analiz. Keyifli okumalar.