Çukur’da düşmanlar birer birer azalıyor. Cengiz Erdenet’in yanına bir tik atabiliriz. Sonraki gelsin…
“Beş kuruşsuz öleceksin. Sırtını dayadığın o paradan dağlar eriyip yok olacak. Kimsesizler mezarlığına gömüleceksin.”
Gerçekten de Efsun’un öngörüsü gibi oldu Cengiz Erdenet’in vedası. Sahneyi izlerken -silahta sadece bir kurşun olma ihtimali projeyi suya düşürürdü ama ya fazla varsa- Cengiz’in eline ateş ederek elini kaybetse de zehirli serum ile bedenin bağlantısını koparmasını ardında da birer kurşun Koçovalı kardeşlere sıkmasını bekledim. Gerçi bu durumda dizi final olurdu. Ama süper bir final olmaz mıydı, beklenmedik… Daha Çağatay ölmedi, EfYam’a doyamadık isyanlarını duyar gibiyim. Sustum!
Geriye kaldı iki üvey kardeş: Çağatay ve Kulkan. Dikkatinizi çekerim; Çağatay ayak bağından kurtulmak için babasını düşmana emanet ederken Kulkan onu ‘baba’ olarak görmemenin rahatlığı ile plana olumlu yanıt verdi. Bakalım bu ikilinin ilerleyen sahneleri nasıl olacak. Çağatay ve Kulkan’ın birbirlerine taktıkları lakaplara dikkat ettiniz mi? “Çaça” ve “Kukla”. Geçmişlerini bilemem ama gelecekte ortak özellikleri ile ortak paydada bir kez daha buluşurlar mı dersiniz? İkisinin de annesi Seren tarafından öldürüldü, ikisi de kardeş/abi kaybı yaşadı, hatta dolaylı yoldan katilleri oldu (Çağatay’ın Cumali’nin bebeğini kaybetmesine yol açması da bir nevi Kulkan’ın Ogeday’ın idam halatını çekmesi ile eş değer sayılır) ve şimdi ikisi de -yine dolaylı da olsa- baba katili.
Kendi içinde apayrı dramlar barındıran bir aile Erdenetler. Düşünsenize Cengiz Erdenet hem yasal hem de yasadışı iki ayrı imparatorluğun lideri. Biri Rus eski KGBli, biri orta Anadolu’nun köklü ailelerinden birinin kızı olan iki eş hem de eş zamanlı, aynı ortamda, her ikisinde de iki evlat. Dört kardeşin bir araya geldiğini göremedik ama çocuklukları birlikte geçmiş belli ki. Kan, göz yaşı ile sıvanmış aile kökleri sadece Koçovalılara özgü değil.
Sayın Horzum Çağatay’ın ölümü için ne planlıyor merak ediyorum doğrusu. Elimizde bir ninjamız (ninja kim? Uğur Yıldıran mı?) ve babalarını pek de sevmeyen ve hatta ölümünü planlayan ama ellerini kirletmeden taşeronlara hallettiren iki kardeş var. Aynı durumdaki iki kardeş ile benzerlik yazılır mı dersiniz? Belki de Baykal Bey’in oğulları gibi Cengiz Erdenet’in oğulları da birbirlerini öldürürler?
Cumali Amca gelebilir mi artık? Afganistan’a gidenler bir türlü dönemiyorlar. (Vartolu <3) Hem nedir bu Afganistan durumu? Emmi neden Afganca’yı akıcı bir şekilde konuşuyor. Yoksa İdris Koçovalı da bir zamanlar bir şekilde uyuşturucu işinde miydi? Cumali Amca ortaya çıkmayacaksa Meliha’nın sırrı ortaya çıksın bari. Bu sır da mektuptan değil, Vartolu’nun -eğer bir gün dönerse- öğrendiği bilgiler ile ortaya çıkarsa da ne gülerim…
Akın’ı amcaları ile sahalarda gördüğüme seviniyorum. Çatapatlara renk katıyor. (Bir renk katan da Ninja, sahi nereden çıktı o ^^) Onunla hemfikirim. Neden bitirmiyorlar işlerini, köklerini kazımıyorlar. Cengiz üzerinde hiçbir işe yaramayan beyin yıkama taktikleri yerine canını alsalardı bugün birçok kişi yaşıyor olabilirdi. Kulkan’ı o Çukur’da öldürüverselerdi. Neymiş, Yamaç Bey’in içi soğumazmış. Ah paşam… Tamam sustum, düşman bir bölümde ölürse ne izleyeceğiz biz? Buldum EfYam <3
Yazının EfYam bölümüne gelemedim, ama seviyorum bu aşkı. Belki eski rokenrolcu kimyager Yamaç için aynı şeyi söyleyemem ama şimdiki Yamaç ile Efsun birbirlerine o kadar uyumlular ki; özellikle bu bölümde olduğu gibi birbirlerini yargılamadan olduğu gibi kabul etmeleri, hayat kurtarma derecesinde birbirlerini korumaları, delicesine kıskanmaları, birbirlerini iyi ve kötü yanları ile iyi günde, kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta kabul etmeleri…
Yamaç’ın önceki ilişkilerini gözden geçirdiğimde fark ediyorum ki, Yamaç da içine doğsa da Sena kadar uzaktı Çukur’a, en az Nehir kadar deliydi… Bugünün Yamaç’ı da Efsun gibi; gerekiyorsa aile ferdinin bile canını alabilecek kadar gözü kara, adımlarını akıllıca atan biri. Sözün özü, her sezon kendine uygun bir partner bulmuş bizim Yamaç ^^
Ve Efsun Çukur’da… Neden, nasıl olduğunun yanıtı da Çağatay korkusu. Her ikisi için de öyle belirgin ki…
Yamaç: “Biliyor çünkü.”
Efsun: “Neyi biliyor?”
Yamaç: “Benim zaafımın sen olduğunu.”
Efsun ilk kez duyuyor bu sözleri Yamaç’tan. Onun tek zaafının Çukur olduğunu zannederken (Bunu Cengiz Erdenet’in sorusuna verdiği yanıttan biliyoruz: “Çukur onun her şeyidir. Onu korumak için her şeyden vazgeçer. Kendinden bile.”) Bu içten itiraf karşısında Yamaç’ın teklifini kabul etmesin de ne yapsın. Bir de Çağatay’ın Efsun adını ağzına aldığı anda ışık hızında evden fırlamasını bilse…
Evin kapısında ikisi de gergin. Bu büyük bir adım çiftimiz için. Bu gerginlik içinde Yamaç’ın annesine Efsun’un kim olduğu açıklaması güldürdü ^^ Sultan Hanım’ın gelmiş geçmiş en eğlenceli sahnesi bu olabilir. Ardından bir ilk daha yaşandı; Yamaç ilk defa bir kadının elini tutarak giriyor o kapıdan. Ne nikahlı eşi Sena ne ilk bebeğinin annesi Nehir.
O evde neler olur, duvarda bu fotoğraflar varken düzen nasıl kurulur bilemiyorum ama Efsun’un Çukur’a güneş gibi doğacağı kesin.
Efsun’un eve gelişi ile Karaca’nın içine kaçan Arya yine hortladı. Yücel, Azer, Akın, Efsun. Yücel – öldü, Azer öldü, Akın – evde, Efsun – evde. Karaca’nın emaneti teslim ettiği babaanne Sultan’ın torununun canını alacağını düşünmüştüm ama bu kişi Akın’dı bana göre. Acaba bir başka torununun canını mı alacak? Efsun’un. Karaca’nın bir kez daha elini kana bulacağını sanmıyorum. Bu listeden biri ölecekse; Akın ya da Efsun, ölümü Sultan Hanım’ın elinden olacaktır. (Efsun ölürse Yamaç aklını kaybeder o ayrı)
Yazıyı bir güzellikle bitireyim:
Sevgili ?. ve Nightingale, tweetlerinizi yazıya ekledim. Renk verdiniz. Teşekkürler.
Çukur reytinglerine de göz atalım. Maraşlı’nın da rekabete dahil olduğu bu hafta Çukur Total’de 7,86 reytingle 2., AB’de 5,53 reytingle 5. Ve ABC1’de ise 6,65 reytingle 4.oldu.
Çukur bölüm yazı ve yazı altı yorumları bu linkte: Çukur Bölüm Yazıları
Yazıya ismini veren Fuat feat. Toygar Işıklı – Çukur’dan Kaçış Yok dinledikçe daha çok seviyorum. Dinlemek için tıklayın.
(henüz yayınlanmadı)
Yalı Çapkını 83. bölümdeki en önemli sahnelerden biri Ferit'in rüyası idi. Bu sahne üzerine PSİKOLOGROZA…
Yalı Çapkını'na dair analizlerini pek sevdiğimiz Özge (OZZY)'nin yazılarını siz de özlemiştiniz değil mi? 83.…
Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine bir diğer yazı da śeviyoletta 'nın kaleminden taptaze bir analiz.…
Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine PSİKOLOGROZA kaleminden taptaze bir analiz. Keyifli okumalar.
Deha 8.bölüm yorumu Büke ‘nin kaleminden. Keyifli okumalar.
Yalı Çapkını 82. bölüm üzerine PSİKOLOGROZA kaleminden taptaze bir analiz. Keyifli okumalar.