Pazartesi yazısı Özlem’den geliyor ve geride bıraktığımız haftayı dizi ve magazin gündemini ele alarak Özlem’ce kuşbakışı değerlendiriyor.
Afrin’den gelen şehit haberleri, olmazsa olmazımız ekonomik dar boğaz, gazetelerin üçüncü sayfalarında yer alan tüm şiddet içerikli haberin içinde gündemde biraz olsun nefes aldıran konular çeşitli ‘en’ başlıkları altında derlenmiş. Üzücü gündemin içinde biraz olsun gülümsetebildiysek ne mutlu, keyifli okumalar ^^
Pek keyifli bir haftaydı… Konuşacak o kadar konu vardı ki tek bir konuyla kendimi sınırlamak gelmedi içimden… Bende daldan dala atladım, canım ne isterse söyledim;
Ya sen koskoca Tarkan’sın bebeğim… Sen ki hiçbir şey yapmasan, senelerce önceki albümlerinin ekmeğini yersin. Yani kalbimizde ki yerin öyle büyük ki son yaptığın ipe sapa gelmez albümü bile yerlere vurmadık, “Beni çok sev nedir Allah aşkına, sen Kutsi’misin canımın içi demedik.” (Editör Notu: yazar şarkının bu yaz düğünlerine damga vurmasını göz ardı etmiş, yoksa örneklemeyi İrem Derici üzerinden yapardı ^^)
O video nedir ya? Kim kandırdı seni. O en şuh sesini takınıp kamerayı o boncuk gözlerine yaklaştırıp yaklaştırıp uzaklaştırmak nedir? O şahane suratın patates gibi çıkmış… Bak yerini anla! Öyle ki bunu bir başkası yapsa en az 1 yıl ülke geyik gündemine oturur, yerden yere vurulur. Yapma bebeğim, yapma… Sen o şahane kafanı yine ‘İkimizin Yerine’, ‘Kış Güneşi’, ‘Öp öp’ ve ‘Kuzu kuzu’ gibi şarkılara çalıştır.
(Editör notu: Özlem, az bile söylemiş. Ah be Tarkan’cım, bu anlamsız video yerine ninni söyleseydin çıplak sesinle, damardan… İnan paylaşmak istediğin duyguları çok daha iyi anlatırdın)
Tabii ki ve tabii ki Yağız Egemen’in sarhoş halleri, Hazan’ın onun karşısında kıvranmaları… 33 bölüm arkadaşlar dile kolay tam 33 bölüm. Oldu, olacak; geldi, gelecek derken Sinsirella ile Hazan öpüşmesi gördü bu gözler. Ama nihayet Yağız ondan gizlenen sırları annesinden öğrenmesin diye elini kesen, Sinan’dan Yağız’ın âşık olduğunu öğrenince her 10 saniyede bir istemsizce lafı ona getiren bir Hazan gördü bu gözler…
Hele o son sahnede yok mu o son sahne… O kızın süzülerek merdivenden inmesi, ‘Aşkımmmm’ diyerek Yağız’a sarılması… Teyy teyy teyy… Ve Hazan’ın yüzündeki o yumruk yemiş ifadesi… İşte Hazan hanımcığım işte biz 24.bölümden sonra hep bu haldeydik ^^
Ya arkadaş biz mümkünse ölsün de çıksın diziden diyerek oğlumuza yeni aşklar bakıyoruz. Ama hatun yerini durmadan sağlamlaştırıyor. Bir aydınlanma geldi mahallenin ablası, bacısı, dert ortağı bir nevi Seda Sayan’ı oldu. Ben ki Seda Hanım’a da katlanamam zaten, onun çakmasına nasıl katlanayım?
Lütfen şu Sena’yı alın pistten. Diğerleri bu eforla oynamaya devam ederlerse tamamen ezilip kaybolacak yavrucak.
(Editör notu: Yamaç ve Vartolu kalp kalp kalp)
Tahir bir anda bıraktı Nefes’in elini. Ve zaten yüreği, ruhu delik deşik olmuş o zavallı kızcağızı ateşlere attı yeniden…
Sebep? Nefes’in bir erkekle sarılırken fotosunun çıkması. Bu normal yurdum erkeği davranışıdır ona bir şey söyleme şansımız yok zaten de akıllarınca o adam Nefes’in abisi çıkacak ve aklayacaklar kızı namusunu kurtaracaklar.
Bu nasıl saçma sapan gereksiz ve ezik bir mantıktır. Daha ergen yaşında kaçırılan; bin tane işkenceye, tecavüze, şiddete maruz kalan bir kadın kendisini sadece kurtarmak için birisine yakınlaşıp onu kullanmış olabilir ya da o travmalar içinde kendisine şefkat gösteren birisine gönlü kaymış, kendisine avuntu aramış olabilir. Bunun yargısını nasıl yapar ve bu şekilde yansıtırsınız? Sevgilisi ise ‘tü kaka’; ha bak abisi çıktı ‘kurtuldu namus’. Olmadı, ol-a-madı, olmayacak. Siz hala olaylara erkek mantığı ile bakmaya devam edeceksiniz ne yazık ki…
[wp_ad_camp_1]
Ya o ne şık, o ne güzel, o ne ‘oh be’ dedirten bir terk edişti Aslı’cığım… Yani gönlüne ve aklına sağlık. Çünkü sen kendini biraz daha o şekilde ezdirmeye devam etseydin bizde mide iflas edecekti.
Tamam ikinizde bir anlamda asosyalsiniz. Aileden ve geçmişinizden gelen travmalarınız var. Ya Serhan nedir bu ergen haller bebeğim? Sen ki Merve Aksak gibi bir kraliçenin kocasısın. Ne bu elinin ayağının birbirine dolanması durumu? (Editör notu: Aşk olabilir mi?)
Yok ‘Havuzdan sen çık, ben gireceğim’ demeler. Yok havuzu kapattırmalar. Başka çiftte çok minnoş durabilecek bu davranışlar olmuyor, size yakışmıyor… Çünkü Serhan tamam Merve biraz hin, cin entrikacı olabilir ama ağzından bir kere bile bu evlilikle ilgili memnuniyetsizlik duymadık. Çok mutlu olmasan da düzeninden gayet memnun görünüyordun. Hatta biz senin Merve’yi ikide bir terslemenden dolayı biraz huzursuzduk ama yine de Serhan’a yüklenmedik. (Sen Mert Fırat’a dua et onun kredisi de yüksektir bizde.) Ama olmadı bu çift, bu ergen, bu şaşkın halleri 30’ların sonlarındaki bir çifte olduramadık. Valla Burcu ve Orange Mehmet bile daha sevimli kaldı yanınızda, anlayın ıstırabımızı.
Tamam çocuk yakışıklı. Tamam, sevimli de… Ama iyi oyuncu değil arkadaşlar. Bu adamı neden bu kadar bağırtıyorsunuz? Sayenizde adam sürekli ortalıkta sinir krizi geçiriyor ve 2 yaş döneminde ‘terribletwo’ krizleri yaşayan çocuk gibi geziyor. Yapmayın.
Zaten senaryoda saçmalıklar ardı ardına devam ediyor. Hazım Egemen Yağız’ı o psikolojik sorunlu olan kadından aldıysa ne olmuş? Ne zamandan beri bir çocuğun geleceğini kurtarmak ve ruh hastası annesinden korumak suç oldu? Hayır sen abinin yerine neden bağırıp duruyorsun? (Editör notu: Soy haritasını değiştirmek suç ama?)
Neden o hayatını zehir edip delirttiğin Nil’e geri döndün? Evlenecek âşık olacak kız ve eğlenilecek kız draması mı yapıyorsun bize?
Allah aşkına şu karakteri toplayın biraz, yazık… Hem ona hem biz izleyicilere…
Bu haftayı masaya yatırdığınızda ya sizin EN’leriniz neler?
Deha 9.bölüm yorumu Büke ‘nin kaleminden. Keyifli okumalar.
Yalı Çapkını 83. bölümdeki en önemli sahnelerden biri Ferit'in rüyası idi. Bu sahne üzerine PSİKOLOGROZA…
Yalı Çapkını'na dair analizlerini pek sevdiğimiz Özge (OZZY)'nin yazılarını siz de özlemiştiniz değil mi? 83.…
Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine bir diğer yazı da śeviyoletta 'nın kaleminden taptaze bir analiz.…
Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine PSİKOLOGROZA kaleminden taptaze bir analiz. Keyifli okumalar.
Deha 8.bölüm yorumu Büke ‘nin kaleminden. Keyifli okumalar.