SEN ÇAL KAPIMI – Muhtemel Aşk

Yazının başlığını Yirmidört adlı grubun ‘Muhtemel Aşk’ adlı şarkısından seçtim. Eda ile Serkan’ın arasındaki Muhtemel bir aşk. Daha adı konmasa da bu hepimizin bildiği bir gerçek. Bu arada şarkıyı pek severim, Sen Çal Kapımı dizi müziklerine eklenirse de çok sevinirim. Sözleri Serkan’a ne kadar uyuyor bakar mısınız? Şarkıyı dinlemek için tıklayınız

 

“…Bir anda çocuk oldum

Saklandı kederlerim

Yumdum gözlerimi

Sana açtım kendimi…”

 

(For my foreign followers, please go to select language section for google translate. On the top right side of the screen for desktop, last line on the hamburger menu bar for mobile) 

 

 

Tekne sahnesinden araba sahnesine ışınlandık. Dizide yer almadı, bari ben sahneden bir fotoğrafı bölüm yazısına ekleyeyim ^^Sanırım ben bu sahnenin devamı için beklentimi yüksek tutmuşum. Dolayısı ile hayal kırıklığımı mazur görün, ama ayrı köşelerde asık suratlı bir Eda ile Serkan beklemiyordum doğrusu. Şelaleden yıldızları seyretmelerine anıları hatırlamaları güzeldi ama bu sahneden bana kalan sadece bir replik oldu: “Senin yüzünden değil senin için!”  Tek bir cümleden Eda’nın onun için ne kadar önemli olduğunu anlayabiliyoruz. Bir anda her şeyi arkasında bırakabiliyor.

Ben her ne kadar romantik hayaller kurayım, bölüm Eda’nın dekorasyon projesi sınavı ile geçti. Hazırlıklarda öyle karizma(!) bir işçi vardı ki, insan bakmaya doyamıyordu, değil mi Eda? ^^

 

 

Eda’nın sinirle Sevda’nın arkasından gitmesi tam da bizim deli kızdan beklenecek eylemdi de ne dedi de ikna etti keşke o sahneleri de izleyebilseydik. Duygusal bir konuşmanın Sevda’yı etkilemeyeceği belli idi, acaba ne dedi?

Ben olsaydım nasıl yazardım diye düşündüm de; sanırım Sevda’yı Serkan’ın tanıdığı bir kişi yapardım. Eda Sevda’nın isteklerini yetiştirmeye çalışırken planın hastalığı atlatmış bir kadın için olduğunu öğrenen Serkan’ın şarkıcı işini (yanı uçak da olduğu gibi) organize etmesi hoş olmaz mıydı?

‘Serkan’ın Yok Günü’ bu kadar kötü işlenebilirdi. Senaryo ekibi kusura bakmasın ama bu kadar güzel ve özel bir konu ancak bu kadar kötü yazılabilirdi. Öncelikle Serkan’ın Yok Günü’nde ne oldu da yok olmaktan vazgeçip ofise geldi, öğrenemedik. Ama aşağıdaki tespit doğru olabilir ^^

 

Ardından Serkan’ın ‘yok günü’ açıklaması hızlı ve replik olarak duygusuzdu. İddia sonucu Serkan’ın gitar çalmasına ise hiç değinmeyeyim. Sahne benim için ‘yok’ hükmündedir. Acaba senarist yazdı, hatta çekildi de reji de mi kesildi? Mutlaka bir sebebi olmalı. Gizemin abisinin aldığı gitar olması zaten içime sinmedi, madem yazıldı bari daha güzel işlenseydi. (Benzer sahnelerin ne kadar güzel olabildiğini izledik, ilk aklıma gelen Medcezir Yaman ve Mira) Serkan gitar çalıyorsa Kerem Bürsin en az birkaç ders alsaydı da yakın çekim yapılsaydı. Kerem Bürsin bu iş disiplinine sahip bir oyuncu, hızlıca üstesinden gelirdi.  Diyelim ki ihtimal yok, oyuncunun başka bir yeteneğini öne çıkartmak çok mu zor?

 

 

Stüdyonun kapısındaki sarılma gerçekten hoştu, bu nedenle Selin’in nasıl olup da oraya ışınlandığını görmezden gelebilirim. Vazgeçtim, gelmeyeceğim! Dizide doğrusal zamanlama olmayabilir. Selin’in arabaya binmesi, aracı kullanması vs. sahneleri değil olmasını istediğim ama Ferit ile ufak bir tartışma yaşayarak Serkan’ın yanına gitmek istemesini yazmak çok mu zor?  Ama Ferit sadece sandviç getiren vasıfsız bir karakterdi değil mi? Saf ama dürüstlüğü ile kalbimizi kazandı bir kez daha.

Kaan’a illaki bir sahne yazılacaksa Melo ile tabak bakma sahnesi değil, Ferit ile buluşma sahnesi yazılabilirdi. Çünkü sözleşme konusunda kendini kötü hissettiğine gönülden inanıyorum ama Kaan’a tepki göstermemesi kabul edilir değildi.

Ceren bu bölüm de kayıp. Pardon, kayıp değil ismi geçti diyelim… Sanırım Ceren’in tek fonksiyonu gizli gizli Pırıl’ı kıskandırmak olacak. Pırıl demişken bir önceki bölümde Engin’e gerçek Pırıl’ı tanıttığı, Eda’ya “gazetecilerin yanına gitmek zorunda değilsin.” Sahnelerdeki kredisini hemen tüketti. Hele parmağının ucuyla dahil olmadığı projenin başarısını sahiplenenlerden olması da ilginçti doğrusu.

 

Hep şikayet olmaz biraz da sevdiğim sahnelerden bahsedeyim;

 

 

Serkan’ın saatinin alarmının çalışması idi. O kalp daha çok çarpacak Serkan Bey! Hele ki bir anılar daha çok artsın ^^   Seyfi de pek cin değil mi? Bu nişanın sahte olduğunu bildiği halde EdSer aşkının en büyük destekçisi o olacak besbelli…

Kamyon yazısına atıfta bulundunuz Serkan Bey ama aslında tatlı itiraflar bunlar: “bana öyle güzel bakma, gözüm yolda aklım sende kalıyor”

Serkan’ın minik kıskançlıkları arasında en eğlencelisi “benim de köpeğim var” demesiydi…

 

 

Aydan Hanım’ın Eda desteği ile dışarı adım atması gerçekten duygusal sahnelerdendi. Neslihan Yeldan’ın gözlerinin yaşarması normal. Benim de yaşardı doğrusu. Fakat bu sahnede de eksikler var tabii… Aydan Hanım’ın dışarı çıkmasından önce dışarı çıkamama nedenini öğrenmemiz gerekmez miydi? Oğlu ile ilgili olduğu kesin. Serkan’ın hastalık takıntısından dolayı ani çıkan bir hastalık diyordum ama Aydan Hanım’ın “gitme, dışarıda arabalar var” demesi acaba trafik kazası mı diye düşünmeme sebep oldu.

 

 

Ve tabi Serkan’ın onca uyuz tavrından sonra Eda’nın yanına gelerek “Seni kimse ağlatamaz!” demesi ve gözyaşlarını silmesi…

 

Bölümü değerlendirdiğimde sevdiklerim, sevmediklerim dengesinde sevmediklerim daha fazla ağır basıyor. Ben dizi sırasında twitter’da ‘bomboş bir bölüm’ diye söylenirken, gülerek ekran karşısına kitlenen izleyiciler ile farklı bir dizi izliyor olabilir miyiz? Neden bu dizinin enerjisi bu kadar düştü ki? Bari gelecek hafta bu içten sarılmanın devamının hakkını versinler!

 

 

Ben enerjisi düşük diyorum ama reytingler farklı söylüyor doğrusu: Total 7,15 reyting ile 1. AB 7,16 reyting ile 2. ve ABC1’de 7,52 reyting ile 2. sırada.

Tweet’ini alıntıladığım Lorem Ipsum’a ve Berthe’ye teşekkürler…

 

Sen Çal Kapımı diğer bölüm yorumları  için tıklayın .

 

Aslı

Disqus Comments Loading...

Son Yazılar

YALI ÇAPKINI – Rüya

Yalı Çapkını 83. bölümdeki en önemli sahnelerden biri Ferit'in rüyası idi. Bu sahne üzerine  PSİKOLOGROZA…

2 gün Önce

YALI ÇAPKINI – Beni Sen Tutuyorsun

Yalı Çapkını'na dair analizlerini pek sevdiğimiz Özge (OZZY)'nin yazılarını siz de özlemiştiniz değil mi? 83.…

4 gün Önce

YALI ÇAPKINI – Seni Sevdiğimi Gizlemiyorum

Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine bir diğer yazı da śeviyoletta 'nın kaleminden taptaze bir analiz.…

4 gün Önce

YALI ÇAPKINI – Korkma, Korkarsan Kaybedersin

Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine  PSİKOLOGROZA kaleminden taptaze bir analiz. Keyifli okumalar.

5 gün Önce

DEHA – Bu Dünya Gücü Gücüne Yetenlerin Dünyası

Deha 8.bölüm yorumu Büke ‘nin kaleminden. Keyifli okumalar.

6 gün Önce

YALI ÇAPKINI – Özünü Görmek İsteyen

Yalı Çapkını 82. bölüm üzerine  PSİKOLOGROZA kaleminden taptaze bir analiz. Keyifli okumalar.

2 hafta Önce