Tüm hatalarına rağmen sevdik sizi Komutan Vasili. Askeri konumu gereği verdiği hatalı kararlardan bahsetmiyorum. Oğlunun varlığını yok hükmünde kabul edip bir yaşam kurmasından; sorgusuz sualsiz evladının elini daima tutacak, yaralarını saracak bir baba olamamasından. Vatanım Sensin’in büyük boşluklarından biridir benim için bu eksik kalmış baba oğul hikayesi.
İşte size Ezgi‘nin hazırladığı .gif zinciri ile birlikte bir baba oğul değil ilkelerine bağlı bir komutan ve komutasındaki askerlerden birinin hikayesi,
“Selam vermeyin Leonida, zira artık asker değilsiniz…”
“… Şimdi burada bu ana şahit olmaktansa ölmeyi yeğlerdim.”
“…Yunan orduları kumandanının oğlu vatanına ihanet etti.”
“Cezam neyse onurlu bir asker gibi çekmeye razıyım.“
“… Sen onurlu bir asker değilsin.”
“Lakin başına gelecekleri bilmeye hakkın var elbette. Önce sorgulanacaksın. Askeri Mahkemede yargılanacaksın…”
“…Verecekleri kararı ben de duyacağım. Bir utanç içinde her cümleye şahit olacağım.”
“…Doğduğun gün gelecek aklıma…”
“… annenin sana sarıldığı anı hatırlayacağım.”
“…Abinin yarattığı acıya teselli olduğun günleri hatırlayacağım.”
“…lakin sana dair en son hatırlayacağım şey ihanetin olacak.”
“… İhanetinin bedelini ne yazık ki sadece sen çekmeyeceksin, annen de çekecek.”
“… Kurşuna dizileceksin. Bedenine onurlu bir asker gibi saygı gösterilmeyecek. Mezar taşında adın değil vatan haini olduğu yazacak ve bu sefer bizi hiçbir şey bizi teselli edemeyecek. Hiçbir şey hainliğini unutturmayacak. Hiçbir şey…”