Yalı Çapkını 62. Bölüm için tek analiz yetmez. “Sezonun en iyi bölümü” diyen esra‘dan kısa spotlar ile SeyFer’li bölüm analizi. Keyifli okumalar ^^
Bütün olumsuzlukları ya yok sayarak ya da başkasını suçlayarak yoluna devam eden Ferit için kaldırdığı eli hatırlaması önemli bir noktaydı. Bu zamana kadar empatiden yoksun olan Ferit için o ani hatırlaması ciddi bir gelişim. Seyran o kalkan eli tutarak hem kendini mağdur olmaktan kurtardı hem de Ferit’in fail olmasını engelledi. Seyran’ın Ferit’e ve kendine yaptığı en büyük iyilik bu oldu belki de…
Seyran’ın o anı unutması zaten imkânsız. Sevdiği adamın el kaldırmış olması inanılmaz bir yara. Bu kalkan eli Seyran’ın ömrü boyunca unutmayacak olması Ferit’in cezası aynı zamanda. Ferit’in telafi edilemeyecek tek hatası olabilir.
Bu replik Seyran’ın ağzından çıktığından itibaren gerçekleşeceğini düşündüm. Ama bu bölümde Seyran’ın ‘Akın’ı seviyorum.’ derken ki halini görünce bu olayın gerçekleşme ihtimalinin asla olmadığını anladım. Kız söylerken bile kahroldu. Ayni zamanda bu sözü Seyran’dan ilk duyduğu anda mahvolan Ferit, bu sefer sözlere değil de davranışların diline güvenmeyi seçti. En başından beri yapması gereken buydu. Çünkü Seyran’a biraz dikkatli baksa tüm gerçekleri görebilirdi.
Bu sahnede Afra’nın oyunculuğuna da bir parantez açmak lazım. Yaşadıklarının ağırlığından küçücük kalması, çaresizliği, ses tonu, titreyen çenesi, hıçkırıklarıyla beni yine mahvetti.
Bunu izleyici de Seyran da gayet iyi biliyor. Ferit’in sevgisini göstermek söz konusu olduğunda büyük jestler ve cesaret örnekleri sergilemesi şaşılacak bir şey değil. Ama Seyran’ın ihtiyacı olan kahramanlık gösterilerinden ziyade incelikler. Ferit’in artık Seyran’ı üzebilecek davranışlardan ve detaylardan da kaçınması gerekiyor. Ki bu bence daha zor ve Ferit’in asıl sınavı bu olacak. Rastgele savrulmak kolay, zor olan düz çizgide yürüyebilmek.
Seyran da Ferit de kendi ailelerinin ve birbirlerinin ailelerinin defolarının farkında. Ama iş bunu birbirlerine ifade etmeye gelince ikisi de savunmaya geçiyor ve sonunda hatalarını bildikleri ailelerini savunmuş oluyorlar. Ferit’in Kazım’ın oyununu fark etmesi, Kazım’ın tuzağına düştüğünü ufaktan fark eden Seyran’ı iyice uyandırdı. Özgürleşmek için Seyran’ın da Ferit’e ihtiyacı var. İkisi de tek başına ailelerinin zincirini koparamıyor. Ama birlikte öyle değil, aşkları sağ olsun.
Seyran’ın Ferit’in kapüşonunu, terliklerini giymesi, onsuz yol gecen hani olan odanın kapısını kilitleyerek hem yuvalarını hem kendini güvene alması, ortalığı toparlayan kişi olması, koltukta uyuyakalması güzel detaylardı.
Orhan bölümün yıldızlarından biriydi ve ağzından yine çok güzel sözler döküldü. Orhan kendi sevgisini Ferit’e ve Seyran’a doğru akıtmaya karar vermiş gibi dursa da potansiyel bir hayal kırıklığından da korkmuyor değilim
Öfkenin getirdiği iletişimsizlik, bir türlü kapanmayan en ufak darbede tekrar kanayan yaralar, hayal kırıklığı, inat, kaybetme korkusu derken en başından konuşulması gerekenler çok geç olsa da konuşuldu.
Ferit yanlış kişiye güvenmenin bedelini çok büyük ödedi. Seyran her ne kadar ‘niye anlatmadın?’ dese de kendi öfkesini net değerlendiremiyor aslında. Ferit en başından olayları olduğu gibi anlatsa Seyran yine de Ferit’i terk ederdi. Çünkü o zaman şu anki olgunluk seviyesine ulaşmamışlardı.
Son sahne Seyran ve Ferit’in genç, yaralı ve aşık olduklarını en net şekilde gördüğümüz anlardı. Aşk ve özlem ön planda arzu ise geri plandaydı.
Seyran Ferit’i terk ettiğinden beri öfkeli, soğuk ve ışıltısını kaybetmiş bir halde hayalet gibi sürükleniyordu. Ferit, Seyran için sakinleştirici ve huzur veren bir güç. Seyran Ferit’in yanında kendi rengini ve ışığını bulabiliyor. Ferit’in Seyran’a olan bağıysa biraz daha farklı. Daha çok bağımlılık tarzında, kaybetme korkusuyla ve maternal bir dokuyla desteklenmiş. Bu açıdan Seyran’ın aşkının alt yapısı eksik kalıyor, desteklenmeli!
Aralarındaki sorun aşkın fazla büyük olması ve hem yıpratması hem de iyileşmeye yetmemesi. Yoksa birbirlerinin aşklarından şüpheleri yok. Ferit’in uzattığı eli son kez tutan Seyran aşklarına güvenmeyi seçiyor. Bakalım bundan sonra ne olacak…
Yalı Çapkını 83. bölümdeki en önemli sahnelerden biri Ferit'in rüyası idi. Bu sahne üzerine PSİKOLOGROZA…
Yalı Çapkını'na dair analizlerini pek sevdiğimiz Özge (OZZY)'nin yazılarını siz de özlemiştiniz değil mi? 83.…
Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine bir diğer yazı da śeviyoletta 'nın kaleminden taptaze bir analiz.…
Yalı Çapkını 83. bölüm üzerine PSİKOLOGROZA kaleminden taptaze bir analiz. Keyifli okumalar.
Deha 8.bölüm yorumu Büke ‘nin kaleminden. Keyifli okumalar.
Yalı Çapkını 82. bölüm üzerine PSİKOLOGROZA kaleminden taptaze bir analiz. Keyifli okumalar.