İstanbul’un göbeğinde farklı bir lezzet durağı: Restoran Malezya – Nur Muhammad Lokantası

Farklı kültürlerin mutfağını tadımlamak için en mükemmel yol elbette o ülkede bulunmak, yerel halkla kaynaşmak, yemek kültürlerini birebir yaşayarak deneyimlemektir. Ama günümüzde tek yol bu değil. Globalleşen dünyamızda (havalı bir giriş yaptım ^^) dünya Mutfağının tadına varmak için dünya turu yapmanıza gerek yok. Biraz zorlasanız mahallenizde bile menüsünün çatısını en az bir belirli bir ülke mutfağıyla oluşturmuş bir restoran bulabilirsiniz. Ama bu yazıya konu olan mutfağı Edirnekapı’da ikamet etmiyorsanız mahallenize bulmanız mümkün değil; bırakın mahallenizi şehir genelinde bile yaygın değil, hatta koca İstanbul’da tek: Malezya Restoranı

Malay mutfağı ve yemek kültürüne dair bilgilenmek için Türkiye Gezginler Derneği organizasyonuyla Nur Muhammad Lokantasına gittik. Hani ilk cümlede dünya turu yapmanıza gerek yok dedim ama masayı öyle üyelerle paylaştım ki ya Malezya seyahatinden yeni gelmişler ya yıllar önce uzunca süre bu ülkede çalışmışlar… Anlayacağınız grupta benim gibi tadım testine gelenler bir yana, nostalji için gelenlerin sayısı da azımsanmayacak kadar fazla… Çok doğal değil mi? Sonuçta bu bir ‘Gezginler’ organizasyonu. (Bu vesileyle önce organizasyonda büyük emeği olan Hüseyin Gökçe Bey’e teşekkür ediyor ve dernek yönetim kuruluna sesleniyorum: Yemek temalı organizasyonların arasını açmasak mı? ^^ Pek keyifli oluyor.)

Detaylara gelirsek, Nur Muhammad Malezya Konsolosluğuna bağlı bir restoran, konsolosluk misafirlerini de bu tarihi mekanda ağırlıyor. Bir kişi hariç tüm ekip Malezyalı… Ekip özelinde genelleme yaparsam ne kadar güler yüzlü bir millet…

Malay mutfağında yoğun bir yumurta kullanımı var, yemekleri de  (Hint yemekleri kadar olmasa da) baharatlı. Ama bu bir grup organizasyonu olduğu için baharat kullanımını azaltmaları rica edilmiş.

Karipap (Malezya usulü kızarmış börek) ile başlıyoruz. Tavuklu, patatesli bir börek… Çıtır çıtır, pek sevdim. Meze olarak kabul edilen börekten ana yemeklere geçiyor ve Tom Yam Ayam (Tavuklu Tom Yam Çorbası) ile tadıma başlıyoruz. İçinde dev tavuk parçaları, havuç, brokoli gibi sebzeler olan baharatlı bir çorba bu…  ‘Kaselerimizdeki çorbayı yudumlarken…’ ile devam etmek isterdim ama kase yok. ‘Neden yok?’ sorumuza cevap ‘pilavla servis ediyoruz.’ oldu. İlginç. Pilavı yemek tabağına yayarak üstüne 1 kepçe çorbayı ekledim, birazda tadımlık tavuk ve sebze… Acaba tavuk çorbasında tavuğu didikleyip kullanmanın servis açısından kolaylık olduğunu söylesek bugünden sonra Malay mutfağında bir değişime ivme olur mu? ^^

Menüde 6 çeşit pilav var. Bize servis edilenin hangisi olduğunu sormamışım ama Nasi Goreng Kampung (Köyü usülü kızarmış pilav) ya da Nasi Goreng Padprik’ten (Tay usulü kızarmış pilav) biri olduğu kesin. Yine tavukla devam ediyoruz, Rendang Ayam (Malay usulü baharatlı tavuk) kocaman bir servis tabağıyla geliyor. Adı üzerinde ‘servis tabağı’. Yemeğin servis edilmesi için bir de kaşık iliştirmişler. Teknik olarak bıçağa da ihtiyacımız var ama talebimiz ‘elle yemek sünnettir, bu nedenle kültürümüzde bıçak kullanımı yok. ’ ile geri çevriliyor. Çatal ve kaşık yardımıyla paylaştırdığımız tavukların lezzeti yerinde, zorlandığımıza değdi anlayacağınız^^

Tatlıyla yemeğimiz son buluyor. Bubur Pulut Hitam (siyah pirinçli lapa) şekeri bol, kıvamı yoğun, siyah pirinçli sütlaç. Şeker oranı nedeniyle, günlük kullanımında fazla şeker kullanmayanlar için 2 kaşıktan fazla almak pek mümkün değil. Tatlıya eşlik eden içeceğimiz de Teh Tarik (Malezya usulü sütlü çay)’de o kadar şekerli ki arzu edenlere şekersiz versiyonu ikram ediliyor.

Gecenin bitiminde küçük bir müzik dinletisi sunmaları bizi şaşırtıyor. Tam bir sürpriz… Anladığım kadarıyla yerel parçalarla başlayan, ilahiyle sona eren bir dinleti, çok hoş…

Benim değerlendirmeme göre Malay mutfağı Hint ve Çin mutfaklarının bir karması. Çin yemekleri kadar az pişmiş değil, Hint yemekleri kadar çok baharatlı değil. Farklı kültürlerin mutfaklarını seyahat etmeden (daha uygun bütçeyle olduğu kesin ^^) deneyimlemek isteyenlere kesinlikle tavsiye ederim.

Dönem olarak ise kesinlikle mekanın teras katında oturmanıza elverişli olan ayları seçin ki Malay mutfağının keyfine Mimar Sinan’ın en zarif eserlerinden biri olan Mihrimah Sultan Camii manzaralı masa keyfi eklensin.  Hatta zamanı geniş tutun; sabahtan çıkın yola, Kariye Müzesi ziyaretiyle güne başlayın, Pammakaristos Kilisesi (Fethiye Müzesi), David yıldızlı konak derken Boğdan Sarayı kalıntılarına da göz atıp öğle saatlerinde Mihrimah Sultan Camii’ne ve yemek molası için Nur Muhammad restoranına ulaşın…

Adres: Derviş Ali Mahallesi, Abacı Aralığı Sokak, No: 6/8 Edirnekapı / Fatih